![](https://www.al-quran.cc/images/pictures/surah/11.png)
Surah Hud Ayah #8 Translated in Turkish
وَلَئِنْ أَخَّرْنَا عَنْهُمُ الْعَذَابَ إِلَىٰ أُمَّةٍ مَعْدُودَةٍ لَيَقُولُنَّ مَا يَحْبِسُهُ ۗ أَلَا يَوْمَ يَأْتِيهِمْ لَيْسَ مَصْرُوفًا عَنْهُمْ وَحَاقَ بِهِمْ مَا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُونَ![](https://www.al-quran.cc/images/pictures/ayah_num/a_8.png)
![](https://www.al-quran.cc/images/pictures/ayah_num/a_8.png)
Ve eğer onlardan azabı, belirlenmiş bir süreye kadar ertelesek, mutlaka şöyle diyeceklerdir: Onu erteleyen de ne? Gözünüzü açın, azap onlara geldiği gün, kendilerinden geri çevrilecek değildir. Ve alay edip durdukları şey, kendilerini sarmış olacaktır.