Quran Apps in many lanuages:

Surah Al-Araf Ayahs #110 Translated in Turkish

قَالَ إِنْ كُنْتَ جِئْتَ بِآيَةٍ فَأْتِ بِهَا إِنْ كُنْتَ مِنَ الصَّادِقِينَ
Firavun dedi: Bir mucize getirdinse, doğru sözlülerden isen onu ortaya çıkar!
فَأَلْقَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ ثُعْبَانٌ مُبِينٌ
Bunun üzerine Mûsa, asasını yere attı; birden korkunç bir ejderha oluverdi o.
وَنَزَعَ يَدَهُ فَإِذَا هِيَ بَيْضَاءُ لِلنَّاظِرِينَ
Elini çekip çıkardı; birden o el, bakanların önünde bembeyaz kesildi.
قَالَ الْمَلَأُ مِنْ قَوْمِ فِرْعَوْنَ إِنَّ هَٰذَا لَسَاحِرٌ عَلِيمٌ
Firavun toplumunun kodamanları şöyle konuştular: Bu adam gerçekten çok bilgili bir büyücü.
يُرِيدُ أَنْ يُخْرِجَكُمْ مِنْ أَرْضِكُمْ ۖ فَمَاذَا تَأْمُرُونَ
Sizi toprağınızdan çıkarmak istiyor. Ne diyorsunuz?

Choose other languages: