Quran Apps in many lanuages:

Surah Al-Ahzab Ayahs #67 Translated in Turkish

يَسْأَلُكَ النَّاسُ عَنِ السَّاعَةِ ۖ قُلْ إِنَّمَا عِلْمُهَا عِنْدَ اللَّهِ ۚ وَمَا يُدْرِيكَ لَعَلَّ السَّاعَةَ تَكُونُ قَرِيبًا
İnsanlar sana kıyametin saatinden soruyorlar. De ki: Ona ilişkin bilgi Allah katındadır. Ne bilirsin, belki de o saat yakındır!
إِنَّ اللَّهَ لَعَنَ الْكَافِرِينَ وَأَعَدَّ لَهُمْ سَعِيرًا
Hiç kuşkusuz, Allah, inkârcıları lanetlemiş ve onlar için çılgın bir ateş hazırlamıştır.
خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا ۖ لَا يَجِدُونَ وَلِيًّا وَلَا نَصِيرًا
Uzun süre kalacaklardır onun içinde. Ne bir dost bulacaklardır ne bir yardımcı.
يَوْمَ تُقَلَّبُ وُجُوهُهُمْ فِي النَّارِ يَقُولُونَ يَا لَيْتَنَا أَطَعْنَا اللَّهَ وَأَطَعْنَا الرَّسُولَا
Gün olur, yüzleri ateşin içinde evrilip çevrilir de şöyle derler: Vay başımıza! Keşke Allah'a itaat etseydik, keşke resule itaat etseydik.
وَقَالُوا رَبَّنَا إِنَّا أَطَعْنَا سَادَتَنَا وَكُبَرَاءَنَا فَأَضَلُّونَا السَّبِيلَا
Ve derler ki: Rabbimiz! Biz, efendilerimize, büyüklerimize itaat ettik de bizi yoldan saptırdılar.

Choose other languages: